Haber Merkezi

Güney Asya’da tansiyon yeniden zirveye ulaştı. Hindistan ve Pakistan arasında uzun süredir devam eden Keşmir merkezli kriz, son saldırılarla birlikte sıcak çatışma boyutuna taşındı. Pakistan ordusu, Hindistan’ın füze saldırılarına yanıt olarak düzenlediği misilleme operasyonlarında 5 savaş uçağı ve 1 insansız hava aracını düşürdüğünü duyurdu.

Pakistan merkezli Geo News’e konuşan güvenlik kaynakları, “Pakistan Hava Kuvvetleri'ne ait tüm uçaklar güvendedir. Silahlı kuvvetlerimiz, düşmanın saldırganlığına gereken cevabı vermektedir,” açıklamasında bulundu. Aynı kaynaklara göre, Pakistan ordusu bir Hindistan karargahını hedef alarak imha etti. Karargahın konumuna dair ise bilgi verilmedi.

Misilleme operasyonunun bir parçası olarak, Hindistan’a ait bir kontrol noktasının da Pakistan’ın Dudhnial bölgesinden gerçekleştirilen füze saldırısıyla yok edildiği belirtildi.

Öte yandan, Pakistan’da yayın yapan Samaa TV, hükümetin güvenlik gerekçesiyle hava sahasını 48 saatliğine tamamen kapattığını ve tüm iç-dış hat uçuşlarını askıya aldığını bildirdi.

Hindistan tarafından ise farklı bir açıklama geldi. India Today’e konuşan üst düzey hükümet yetkilileri, herhangi bir Hint savaş uçağının düşürülmediğini öne sürdü. Hindistan Ordusu ise Pakistan’ın, Cammu Keşmir ve Kontrol Hattı (LoC) üzerindeki mevzilerine ateş açtığını ve bu saldırılarda 3 sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Olayların Arka Planı:

Gerilim, 22 Nisan’da Hindistan’ın Pahalgam bölgesinde düzenlenen ve 26 kişinin yaşamını yitirdiği terör saldırısının ardından tırmanmaya başladı. Hindistan, 6 Mayıs’ta bu saldırıya karşılık olarak Pakistan topraklarında ve Azad Keşmir bölgesinde toplam 9 hedefe füze saldırısı düzenlediğini açıkladı. Bu hedeflerin “terör yapılanmaları” olduğunu iddia eden Hint ordusuna karşın, Pakistan yönetimi saldırılarda sivillerin hedef alındığını, biri çocuk 8 sivilin öldüğünü ve 35 kişinin yaralandığını bildirdi. Ayrıca, 2 kişi hâlâ kayıp.

Uluslararası Endişe Artıyor:

Her iki ülkenin de nükleer silahlara sahip olması nedeniyle uluslararası toplum, hızla büyüyen bu kriz karşısında endişeli. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar taraflara itidal çağrısı yaparken, bölgedeki sivil halk ise can güvenliği endişesiyle tahliyelere hazırlanıyor.